AÇIK BİR SİSTEM OLARAK EĞİTİM

Eğitim, çok değişkenli deneysel bir bilimdir ve pek çok bilimi temele almak zorundadır. Bu bilim dalları biyoloji, fizik, kimya, bilgisayar, sosyoloji, psikoloji, ekonomi, eğitim teknolojisi vb. olabilir. Ayrıca matematik ve felsefeden de yararlanmalıdır. Bu durum, hem eğitimin ham maddesi olan insandan hem de onun açık bir sistem olmasından kaynaklanabilir. Çünkü "biyo-kültürel-sosyal bir varlık olarak" (Ertürk 1972: 3) tanımlanabilecek insanın, davranışlarını "istendik" yönde değiştirmek eğitimde hedefimiz olmaktadır. Ayrıca insan bir bakıma sorunlar yaratıcı, diğer bir açıdan ise hem yarattığı hem de karşılaştığı sorunları çözmek zorunda olan bir varlıktır. Örneğin, insanın doğal dengeyi bozma, toplumsal yapıyı değiştirme, kültürel değerlerle çatışma gibi sorun yaratıcı etkinlikleri ve hem kendisi hem de doğal ve toplumsal çevresince yaratılan sorunlara yanıt arayıcı davranışları da olabilir. Aç kalınca yiyecek araması, işsiz kalınca iş araması gibi daha basit ve somut kinliklerden, ailenin, toplumun ve insanlığın sorunlarına çözüm bulmak gibi daha karmaşık, zor ve soyut etkinliklere doğru insan yönelebilir. İşte onun daha az sorun yaratması, karşılaştığı sorunları tutarlı, yani geçerli ve güvenilir bir biçimde çözmesi için davranışlarını değiştirmesi ya da davranışlarının değiştirilmesi zorunlu olabilir. İnsanın davranışlarını değiştirmek eğitimin konusudur. Çünkü eğitim "bireyin davranışında, kendi yaşantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme sürecidir"(Ertürk 1972: 12). Tanımından da anlaşılacağı gibi, insan bulunduğu durumda yeterli görülmüyor ve istendik davranışlarla donatılmak isteniyor. İste kişiyi istendik davranışlarla donatmak için o, belli bir sistemin içine sokuluyor, sonra da bu davranışları kazanıp kazanmadığı, kazandıysa ne derece kazandığı, kazanamadıysa eksikleri ile yanlışlarının neler olduğu ve bunların nerelerden kaynaklandığı araştırılıp saptanıyor, buradan hareketle sistem yeniden onarılıp işe koşuluyor. Bu iş dirik olarak sürüp gidiyor. Bu bir süreçtir, süreç; birikik ucu açık, tutarlıya doğru gelişen dirik bir örüntü olarak tanımlanabilir. Eğitim, bu özellikleri taşıdığından dolayı da açık bir sistemdir. Çünkü sistem, en az bir hedefi gerçekleştirmek üzere uygun ve değişik öğelerden oluşan dirik bir örüntü olarak tanımlanabilir (Donalt 1963:18).

SANAT EĞİTİMİ VE ÇOCUK

•       Çocuklar görsel olgunluğa ulaşır,

•       Farklılıkların ve benzerliklerin ayrımına varır,

•       Renkleri, biçimleri ve dokuları tanır,

•       Görsel bellekleri gelişir,

•       Oranlar arasında ilişki kurmayı öğrenir,

•       Yaptıklarıyla gerçek yaşam arasında bağlantı kurmayı öğrenir,

•       El-göz-beyin koordinasyonları gelişir,

•       Alet kullanmayı öğrenir,

•       Malzemeyi hangi amaçla kullanması gerektiğini öğrenir,

•      Giderek malzemeye belli anlamlar yüklemeyi, yaptıkları düşünsel boyutta kendini ifade etmeyi geliştirir,

•       Karşılaştırma yapmayı öğrenir,

•       Seçmeyi karar vermeyi dener,

•       Dikkat süreleri uzar,

•       Sosyal ve duygusal alanda ilerlemeler olur.

•       Hayal gücünü kullanmayı öğrenir.

•       Kendi yapabildiklerini tanımaya başlar.

•       Grup çalışmalarında işbirliği yapmayı, gerekirse liderliği öğrenir.

•       Düşündüklerini planlamayı, uygulamayı ve sonuçlandırmayı öğrenir.

•      Grup çalışmalarında birlikte çalıştığı kişilerle doğru ilişkiler kurmayı geliştirir. Dilini geliştirir. Kendini sözle ifade etmeyi öğrenir.

•      Karşılaştığı problemleri yorumlayabilmeyi, çözüm yolları geliştirmeyi, çok boyutlu düşünmeyi öğrenir

•       Yaratıcı düşünmeyi ve davranmayı öğrenir.